Fazla kilo problemi bazı istisnalar göz ardı edilecek olursa tamamen yaktıklarımızdan fazla kalorili yani yüksek enerji içeren beslenmenin sonucudur. Orta yaşlı bir vücudun ihtiyaç duyduğu kalori miktarı erkeklerde 2000–2200 kaloriyi, kadınlar içinse 1600–1800 kaloriyi geçmediği halde sıradan bir fast food öğünü ve gün içindeki atıştırmalar neredeyse 2000 kalori civarındadır. Diğer bir konuda yiyeceklerimizin sadece kalorileri artmıyor, yapıları da sürekli değişiyor. Yapılan değişiklikler vücudumuzdaki genlerle yiyecekler arasındaki uyumu da bozuyor. Bozulan uyum şeker ve diğer karbonhidratlar karşısında düzeni bozulan pankreas bezinin vücuda aşırı miktarda insülin pompalamasına neden olur. Genlerimiz beslenme şeklimizin bu kadar hızlı değişimine ayak uyduramıyor. Özellikle de artan şeker tüketimimiz karşısında pankreas bezi aşırı oranda insülin salgılıyor. İnsülin fazlası artan şekeri vücut yağ olarak depoluyor ve bu da kan şekerindeki ani düşmelere sebep oluyor. Hipoglisemi denilen kan şekerindeki ani düşüşler kısa bir süre sonra yeniden acıkma hissi veriyor ve yiyecek içecek tüketimine yol açıyor. Bu kısır döngü özellikle şeker, nişasta ve un yüklü besinler olarak vücuttaki yerini alıyor. Bu sonuç engellenmedikçe ne insülin direnci çözülebiliyor ne de kilo sorunu kontrol altına alınabiliyor. Bu gidişattan en çok çocuklar zarar görüyor. İkinci sırada ise “metabolik sendrom” eğilimi olan kişiler geliyor. Son yıllarda salgın bir hastalık gibi yayılan çocuk ve genç yaş şişmanlığının ve orta yaş karın bölgesi yağlanmasının da asıl sebebi bu beslenme şeklidir. Beslenme yanlışlarının insanları sadece fazla kilo ve obezite problemi ile sınırlı kalmadığı, kanserden ülsere, tansiyondan şekere kadar bir çok hastalığa yol açacağı bilinen bir gerçektir.Eğer sağlıklı bir yaşam sürmek istiyorsak çok fazla hareket ediyor olmalıyız. Özellikle de 50’li yaşlardan sonra yediklerimizi azaltıp daha aktif olmalıyız. Bu yaşlardan sonra şeker ve beyaz un tüketimini tamamen, tuz tüketimini de mümkün olduğunca azaltmalıyız. Sık ve az beslenmeli, sabah kahvaltısını sağlam akşam yemeğini hafif olarak yemeliyiz. Sağlıklı bir beslenme planı oluştururken daha fazla meyve-sebze tüketmeli, daha çok tahıl, bakliyat yemeyi ihmal etmemeliyiz.
Kaynak: www.bodyness.net
13 Ağu 2009
İnsülin Direnci Nedir?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Yasal Uyarı
Bu sitede yer alan yazıların tümü, bilgi edinmek isteyen ziyaretçiler için hazırlanmıştır. Bu bilgiler, hiç bir zaman hastalık ve diğer sorunlara yönelik teşhis ve tedavi amaçlı olarak kullanılmamalıdır. Yazılar, sadece yazarların bilgilerini, deneyimlerini ve fikirlerini aktarmaktadır. İçeriği başkaları tarafından doğru ve geçerli bulunmayabilir. Sitede yer alan yazı ve resimlerin kopyalanması, her türlü kullanımı ve bilgilerin uygulanması sonucu doğan hukuki, ahlaki, mesleki, sağlık ve yaşamsal sorunlar sadece bu eylemi gerçekleştiren kişilerin sorumluluğundadır. Bunlardan dolayı ortaya çıkabilecek hiç bir sorundan site ve yazarları sorumlu kılınamaz. Doktorunuza Danışmadan sitede yer alan diyet ve benzerine Başlamayınız !!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder